Millî Eğitim Bakanlığı okullara gönderdiği bir genelge ile, okul öncesi öğrenciler için geçen yıl başlatılan, ücretsiz öğle yemeği uygulamasına, deprem bölgesi hariç, son verdi. Konuya tepki gösteren CHP Muğla Milletvekili Gizem Özcan “Çocuklarımızın ücretsiz beslenmeye ulaşması anayasal bir haktır. Anayasal haklar genelge ile kaldırılamaz. Yapılması gereken her kademedeki öğrencinin yemek, ulaşım gibi bütün ihtiyaçlarının ücretsiz olmasıdır.
AKP ekonomik alandaki krizini aşmak için geniş ölçekli bir kemer sıkma politikasının taşlarını döşüyor. Bu dönem “rasyonel politikalar” gerekçesi ile tasarruf sözcüğünü çok duyacağız. Kamuda tasarrufa gidilmesi şarttır ancak neyden, nasıl tasarruf ettiğiniz önemlidir. İktidarın tercihi hazine garantili ihaleleri sürdürüp, Kur Korumalı Mevduat ile zengini daha çok zengin ederken, kamuda makam arabası saltanatını sürdürürken, çocuklarımızın lokmasından kısmak oldu. Soruyoruz: Bu mu sizin tasarruf anlayışınız?” dedi.
GIDA KRİZİ ÇOCUKLARIMIZI VURUYOR
“Bütün dünya gıda krizini konuşuyor. Tarımdan, eğitime, sanayiden, sağlığa her düzeyde hepimizi etkileyen bir kriz bu. Eğitimden sağlığa, sudan ulaşıma her şeyin piyasalaştırıldığı ülkemizin bu krizden en çok etkilenen ülkelerden olması, ne yazık ki şaşırtıcı değil. Gıda krizi ile baş etmenin yolu, etkin kamusal destekleme politikalarıyla yoksul kesimleri desteklemek, hak temelli bir sosyal devletin gereklerini yerine getirmektir.
Değerli araştırmacı Bülent Şık bu gıda krizini titiz araştırmalarıyla ortaya koyuyor. Onun ve başka uzmanların ortaya koyduğu verilere göre, ülkemizde gıda fiyatları 2021 yılına kıyasla yaklaşık dört kat arttı. Ana sebep tarımı çöküşe sürükleyen piyasacı anlayıştır. Çiftçinin ürünü tarlada kalırsa, buğdaydan zeytinyağına ithalatçıya destek verilirse, beşli çetenin borçları defalarca silinirken çiftçi borçlarına af çıkarılmazsa çiftçimiz nasıl direnecek? Tarımın çökmesi, doğayı tahrip eden anlayışın yarattığı ekolojik krizle birleşince hepimize yükselen gıda fiyatları olarak dönüyor. Gıda enflasyonu da yoksulları ama en çok en kırılgan kesim olan çocukları etkiliyor.
BU YOKSULLUK DÜZENİNİ SOSYAL POLİTİKALAR İLE ALT EDECEĞİZ
2022 itibariyle, örgün eğitimdeki öğrencilerin 1 milyon 885 bin 4’ü okul öncesi eğitimde, 5 milyon 433 bin 901’i ilkokulda, 5 milyon 293 bin 67’si ortaokulda, 6 milyon 543 bin 599’u ortaöğretimde yer aldı. Şimdi Bakanlık aldığı karar ile 2 milyona yakın okul öncesi öğrencini beslenme çantasına el uzatmış oldu. Oysa geçen 2022 Kasım’da, bırakın ücretsiz yemeği kesmeyi, bu sayı 2.5 milyona çıkarılacak deniyordu. Seçim geçti verilen sözler unutuldu. Bu bir AKP klasiğidir.
Biz, Cumhuriyet Halk Partisi olarak, her kademedeki öğrencinin yemek, ulaşım gibi bütün ihtiyaçlarının ücretsiz olması için mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu yoksulluk düzenini sosyal politikalar ile alt edeceğiz, er ya da geç. Eminiz ki, kısa kısa çocuklarımızın lokmasından kısan anlayış bu ülkeye layık değil!”