-Özcan, “Marinada tekne bağlama kapasitesinin genişlemesine imkân tanınırsa çevre ve doğa çok büyük oranda zarar görecek. Biz Muğla’mızda denizlerimize, ormanlarımıza, doğamıza ve çevremize var gücümüzle sahip çıkmaya devam edeceğiz” dedi.
Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Muğla’nın Marmaris ilçesi Selimiye Mahallesi’nde Muğla Valiliği tarafından kurulan Muğla Turizm Çevre Vakfı (MUÇEV) tarafından işletilen 45 tekne bağlama kapasiteli Selimiye Tekne Bağlama İskelesi’nin kapasitesinin 70’e çıkarılması için karar verdi. Bu kararı uygulayabilmek için de bölgede imar değişikliğine giden Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Muğla Milletvekili Avukat Gizem Özcan tepki gösterdi. MUÇEV tarafından işletilen Selimiye Tekne Bağlama İskelesi önünde tepkisini dile getiren Milletvekili Özcan’a, CHP Muğla İl Başkanı Hüseyin Erol, CHP Marmaris İlçe Kadın Kolları Başkanı Zehra Gezer, mahalle esnafı ve sakinleri eşlik etti.
Özcan, “Marinanın genişletilmesine imkân tanınırsa çevremiz ve doğamız çok büyük zarar görecek”
İktidarın yeni bir talan politikası ile karşı karşıya olduklarını söyleyen Muğla Milletvekili Avukat Gizem Özcan, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın 2014 yılının Eylül ayında yaptığı imar değişikliği ile Selimiye marinasının kapasitesinin arttırılmasının hedeflendiğini ifade etti. Özcan, “Egemizin gözbebeği Marmaris İlçemizin Selimiye Mahallesinin Buruncuk Mevkiindeyiz. Arkamdaki marina daha önce yapılan 45 tekne bağlama kapasitesine sahip bir marina. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı yaptığı imar planı değişikliği ile marinayı 25 kapasite daha arttırarak 70 bağlama kapasitesine çıkarmak istiyor. Bu alan Datça-Bozburun Yarımadasının özel çevre koruma sınırları içerisinde yer alıyor. Eğer bu marinada tekne bağlama kapasitesinin arttırılmasına imkân tanınırsa doğamız ve çevremiz çok büyük zarar görecek” dedi.
“Fiili planlamaya baktığımız zaman 70 değil, 109 tekne bağlama kapasiteli bir alan yaratılmaya çalışıldığı gözlemleniyor”
Muğla Büyükşehir Belediyesi’nin 23 Haziran’da Selimiye Mahallesi’ndeki yat limanı için yapılan imar planı değişikliğine itiraz ettiğini belirten Özcan, bölgenin herkes için son derece kıymetli olduğunu vurguladı. Yerel yönetimlerin ve tüm vatandaşların itirazlarına rağmen projenin yapılmak istendiğini ifade eden Özcan, projenin altından yine Muğla’yı talan noktasında iktidara hizmet eden MUÇEV adlı şirketin çıktığını söyledi. Özcan, “Elbette ki deniz turizmi ve bu bölgedeki turizm imkânları gelişecek. Ancak özel çevre koruma alanında bulunan bu bölgenin zarar görmesi, Selimiye gibi etrafı kapalı olan denizin kirlenmesine ve zarar görmesine de asla müsaade etmeyeceğiz. Bunun karşısında hep birlikte duracağız. Buradaki fiili planlamaya baktığımız zaman 70 değil, 109 tekne bağlama kapasiteli bir alanın yaratılmaya çalışıldığı gözlemleniyor. Bölgedeki vatandaşlarımıza niçin yanlış bilgilendirme yapılıyor? Sadece bu bile yapılan büyük hukuksuzluğun itirafı niteliğinde değil midir? Muğla’mız Ege’mizin gözbebeğidir. Biz Muğla’mızda denizlerimize, ormanlarımıza, doğamıza ve çevremize var gücümüzle sahip çıkmaya devam edeceğiz” diyerek sözlerini tamamladı.
Başkan Erol, “Selimiye Mahallemizde böyle bir marina yapılmasına asla izin vermeyeceğiz”
Selimiye Tekne Bağlama İskelesi önünde tepkisini dile getiren CHP Muğla İl Başkanı Hüseyin Erol, Selimiye Mahallesi’nin doğal güzellikleri ve deniziyle ön plana çıktığını, bölgenin özel çevre koruma alanlarından bir tanesi olduğunu ifade etti. Selimiye koyunun etrafı tamamen çevrili küçük bir koy olduğunu söyleyen Başkan Erol, “Yıllar önce balıkçı barınağı olarak kullanmak için yapılmış olan iskele bugün bir yat marinaya dönüşmüş durumda. Daha kötü olanı bu marina yeni bir mendirekle büyütülerek esnafın, denizin ve doğal güzelliklerin çok olumsuz etkileneceği bir yapı haline dönüştürülmek isteniyor. Selimiye Mahallemizde böyle bir marinanın yapılmasına, doğamızın, kıyılarımızın ve ormanlarımızın ranta teslim edilmesine asla izin vermeyeceğiz. Biz Muğla halkı olarak geçimimizi turizm ve tarımdan sağlıyoruz. Elbette ki burada turizm faaliyetlerinin yürütülmesini istiyoruz. Ancak bu rant ve yok edici anlayışın Muğla’mıza doğamıza ve insanımıza zarar verdiğini çok iyi biliyoruz. Onun için Marmaris Selimiye Mahallemizi de asla ranta teslim etmeyeceğiz” dedi.